- Bilgen Ülgen
- Gündem
- 20-03-2024
- (0) Yorum
Ramazan ayı boyunca, günlük ağız hijyenini korumanın önemine işaret eden uzmanlar, sahur sonrası yapılan normal diş fırçalama ve diş ipi kullanımı, diş arası temizlik ve dil fırçalama gibi rutin uygulamaların, ağız sağlığını korumak için gerekli olduğuna vurgu yaptı. Yemek artıklarının dil yüzeyinde kalması halinde ağızda kötü koku oluşabildiğini dile getiren Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Bu durumda dil kazıyıcılar veya diş fırçası kullanarak dil temizlenmeli ve ağız içi iyice temizlenmelidir. Özellikle diş eti hastalığına yatkın olan kişiler, dikkatli olmalıdır.” dedi.
Üsküdar Diş Hastanesi Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “20 Mart Dünya Ağız Sağlığı Günü” dolayısıyla, ramazan ayında ağız ve diş bakımının nasıl olması gerektiğini anlattı.
Sahur Sonrası Rutin Uygulamalar, Ağız Sağlığını Korumak İçin Gerekli
Ramazan ayı boyunca, günlük ağız hijyenini korumanın önemine işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Sahur sonrası yapılan normal diş fırçalama ve diş ipi kullanımı, diş arası temizlik ve dil fırçalama gibi rutin uygulamalar, ağız sağlığını korumak için gereklidir.” dedi.
Yemek Artıklarının Dil Yüzeyinde Kalması Halinde Kötü Koku Oluşabilir
Ramazan’da açlık nedeniyle oluşabilecek fizyolojik kokuların normal olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, şöyle devam etti:
“Ancak yemek artıklarının dil yüzeyinde kalması halinde kötü koku oluşabilir. Bu durumda dil kazıyıcılar veya diş fırçası kullanarak dil temizlenmeli ve ağız içi iyice temizlenmelidir. Özellikle diş eti hastalığına yatkın olan kişiler, dikkatli olmalıdır. Aksi halde, ani diş eti hastalığına ‘gingivitis’ yol açabilirler, bu da diş etlerinde kanamayla başlayan ve zamanla kemik kaybına neden olan bir durumdur. Bunun önlenmesi için en etkili yöntem, düzenli ve doğru ağız hijyeni uygulamaktır.”
Ramazan boyunca iftar ve sahur arasında etkili bir temizlik sağlamanın önemli olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, böylece ağız sağlığının korunarak, diş problemlerinin önlenebileceğini söyledi.
Doi numarası: https://doi.org/10.32739/uha.id.44661
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış