Göz sağlığı alanında teknoloji ve yenilikçi yaklaşımlar, görme fonksiyonlarının korunmasında her geçen gün daha önemli hale geliyor. Sarı nokta hastalığı olarak bilinen yaşa bağlı makula dejenerasyonunun kuru tip tedavisinde öne çıkan Fotobiomodülasyon Terapisi (FBM), bu alanda büyük bir umut kaynağı olarak kabul ediliyor.

Sarı Nokta Hastalığında Erken Müdahale

Kuru tip sarı nokta hastalığı genellikle görme kaybının yavaş ilerlediği bir süreçtir. Bu evrede en kritik durum, hastalığın yaşa bağlı tip dönüşüm riskine karşı düzenli takip yapılmasıdır. Yaşa bağlı tipe dönüşümün erken teşhisi, hastalığın yönetiminde atılacak en önemli adımdır. Ayrıca, kuru tipte de görme fonksiyonlarında azalma yaşanabilir ve bu durum hastaların yaşam kalitesini etkileyebilir.

Fotobiomodülasyon Terapisi (FBM) Nedir?

FBM terapisi, göz dokularına zarar vermeden, dönüşümlü olarak kırmızı ve sarı ışık uyaranlarının uygulanmasıyla gerçekleştirilen bir tedavi yöntemidir. Avrupa ve Amerika sağlık otoritelerince onaylanmış olan bu yöntem, özellikle kontrast duyarlılık, karanlık adaptasyonu ve görme keskinliği üzerinde olumlu etkiler sağlamaktadır.

Tedavi iki farklı protokolle uygulanabilir:

1. Birinci Protokol: Haftada 3 kez, 3 hafta boyunca toplam 9 seans yapılır. Tedavi 4-6 ay sonra tekrarlanabilir.
2. İkinci Protokol: Haftada 2 kez, 4 hafta boyunca toplam 8 seans uygulanır ve 6 ay sonra 3 hafta boyunca 6 seanslık bir kürle devam edilir.

FBM terapisinin herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır. Bu yöntemle görme keskinliğinde artış ve görsel fonksiyonlarda iyileşme sağlanabilmektedir. Orta evre kuru tip hastalarda, görme eşelinde hastaların daha fazla satır okuyabildiği gözlemlenmiştir.

Tedaviyi Destekleyen Uygulamalar

Kuru tip sarı nokta hastalığında yalnızca FBM terapisi değil, aynı zamanda mikronütrisyon tedavisi (vitamin desteği) de büyük önem taşımaktadır. Bu destekleyici tedaviler, hastalığın seyrini yavaşlatmaya ve görme kalitesini artırmaya yardımcı olmaktadır.